• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0

Alayınız toplansa bir Erdoğan etmezsiniz

Yeniakit Publisher
2015-09-01 15:51:00 - 2015-09-01 15:59:38
Alayınız toplansa bir Erdoğan etmezsiniz

Ahmet Kekeç, Cumhurbaşkanı’na hakaret etmeyi marifet zanneden, bunu yaparken milleti aşağılamayı da ihmal etmeyen malum kafanın, binlerce kişinin katline sebep olan Kenan Evren’e ise gıkını çıkaramadığını, eleştiri limitlerinin “Netekim”de kaldığını yazdı.

İŞTE O YAZI:

(...) Niye “Erdoğan’ın muhtar arkadaşları” gibi, niyetinizi ve tıynetinizi “peşinen” ele veren nitelemelerle haklılığınızın altını boşaltıyorsunuz? “Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu’na hükümeti kurma görevini vermedi, yanlış yaptı. Aynı zamanda suç işledi.” cümlesi meramınızı anlatmaya yetmiyor mu? (Ki, Erdoğan’ın görevi vermemekle doğru bir iş yaptığını siz de çok iyi biliyorsunuz. Kılıçdaroğlu’nun şıpın işi bir hükümet kuramayacağını da çok iyi biliyorsunuz.)

Ne söylemiş oluyorsunuz, “Erdoğan’ın muhtar arkadaşları” derken?

Muhtarları mı aşağılıyorsunuz?

Erdoğan’ı mı aşağılıyorsunuz?
ÖNE ÇIKAN VİDEO

Ha, Beştepe’deki “muhtarlar buluşması”nı da eleştirebilirsiniz.

Bu buluşma eleştirilebilir... “Yararlı” olmadığı söylenebilir... Sık sık tekrarlanan bu buluşmaların, ev sahipliği yapan kişiye katkı sağlamadığı ileri sürülebilir. Buluşmalardan doğru dürüst bir fikir çıkmadığı/çıkmayacağı, dolayısıyla tekrarlanmasının gerekmediği önerilebilir... Ama “Sık sık toplanıyorlar. Erdoğan’ı uslu uslu dinliyorlar. Karşılıklı şerefyab oluyorlar. Allah bozmasın, aralarında güzel bir uyum var!” bir eleştiri cümlesi değil.

İroni yapıyorsunuz aklınız sıra...

İroni yapmakla, “pislik yapmak” arasında, enikonu bir fark var.

Nerede ironi yaptığınızı, nerede “pisliğe” yeltendiğinizi, hem sözcüklere yüklediğiniz anlam, hem vurgularınız, hem de sinik ve kinik halleriniz ele verir.

Siz pislik yapıyorsunuz.

İroni (temellük ettiğiniz “ironi dili”) bir maske görevi görmüyor burada.

Maskesiz, temelsiz, ruhsuz bir suretle “kabak gibi” ortadasınız.

Erdoğan’a çakacaksanız, lafı gevelemeyin...

Diyeceklerinizi, dosdoğru deyin... (...)

Elinde binlerce insanın kanı bulunan, “bir sağdan bir soldan astığını” söyleyerek cinayette bile adaleti gözettiğini söyleyen Evren’e, aidiyetini, kökenini, sınıfını (sizin sınıftandı çünkü) hatırlatmadınız. Eleştirilerinizin limitini, kullana kullana suyunu çıkardığınız “netekim” sözcüğü oluşturuyordu... Bu sözcüğü, seçkinliğine halel getirdiği için yakıştıramıyordunuz Evren’e... Cinayet işleyerek kötü yapıyordu ama “netekim”diyerek, kötü olan durumu daha da kötü hale getiriyordu... Aynı şekilde, burnunu Çankaya’dan dışarı çıkarmayan, halkla (Meclis’le) kavga ederek devleti vatandaşın tasallutundan kurtaran Sezer’in davranışlarında da bir anomali aramadınız... Seçkin bir bürokrat olduğu ve gericilikle savaştığı için ekstradan paye verdiniz... Sezer, halkla buluşmak gibi süfli işler yapmazdı... Laikti, çağdaştı, yüzü Batı’ya dönüktü.

Erdoğan’ın muhtar arkadaşları var diye mi bütün mesele? (...)

AHMET KEKEÇ / STAR

Akit Arşiv sayfasından...

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23