• İSTANBUL
  • İMSAK
    00:00
    GÜNEŞ
    00:00
    ÖĞLE
    00:00
    İKİNDİ
    00:00
    AKŞAM
    00:00
    YATSI
    00:00
  • 0.0
  • 0.0
  • 0.0
Faruk Köse
Faruk Köse
TÜM YAZILARI

Fuatavni’yi bulma rehberi

22 Aralık 2014
A


Faruk Köse İletişim: [email protected]

Polisin yapacağı her operasyonu önceden haber veren, İçişleri’nde olup bitenleri ve gizli toplantılarda konuşulanları ayrıntılarına kadar yayımlayan Twitter kullanıcısı Fuatavni’nin kimliği bütün çabalara rağmen(!) tesbit edilemedi.

Şimdi, Fuatavni’nin kimliğinin nasıl tesbit edilebileceğine dair bir ipucu vereceğim. Fuatavni’yi tanıyor muyum? Hayır! O halde ipucunu nasıl vereceğim? Onu birazdan göreceksiniz. Ama önce, “devletin güvenlik ve istihbarat zaafiyeti” konusunda bir hatırlatmada bulunmak istiyorum.

Başbakan Davutoğlu Dışişleri Bakanı iken, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ve Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ile yaptıkları Suriye konulu toplantının ses kayıtları ortaya çıkmıştı. Bu çok gizli toplantının ses kayıtları yayımlanabildiyse, toplantıya katılanların dışında birileri de bunu kaydedebilmiş, ya da kayıtlara ulaşabilmiş demekti. Toplantıya katılanlar içeriği deşifre etmeyeceğine göre, kayıtlara ulaşabilecek kaç kişi varsa, köstebeğin onlar arasından aranması lazımdı. Herhalde bu sayı çok fazla olmasa gerekti, değil mi? Ama konu kapandı, köstebek bulun(a)madı. Bu, devletin “çok büyük bir güvenlik ve istihbarat zaafiyeti” içinde olduğunun açık göstergesiydi. Demek ki kapalı kapılar ardında konuşulanlar, gizli toplantılarda alınan kararlar, aslında o kadar da gizli kalmayabiliyordu.

Ama olsundu, olup biteni isnat ederek zaafiyeti izale edebileceğimiz bir suçlumuz vardı artık: “Paralel yapı...” Bunları yapsa yapsa “paralel yapı” yapmış olabilirdi. Elde ettiği bilgileri de Twitter’de, Fuatavni adı altında paylaşıyordu.

Peki, kimdi bu Fuatavni? Nasıl oluyordu da her şeyden haberi oluyor ve fakat, bir türlü kimliği belirlen(e)miyordu? Gerçekten, Fuatavni söylendiği gibi “Paralel Yapı”nın tellalı mıydı, yoksa işin içinde başka bir plân mı vardı? Mesela yapılacak operasyonları önceden duyurarak tasfiye edilmek istenen kesim üzerindeki korkuyu artırıp, ekstra hareketlilikleri gözlemleyerek, bir sonraki adımları planlamak ve toplumsal algıyı bir yöne doğru sürekli aktif tutmak için bir “devlet oyunu” olabilir miydi bu?

Bilemiyoruz. Ancak Fuatavni’nin kim olduğu ile ilgili olarak istihbarat uzmanı Cahit Dilek farklı bir açıklama getirdi ve dedi ki:

“Fuatavni, Gülen cemaatinin ‘istihbarat örgütü’nün adıdır. Bu ‘örgüt’ün iki kanadı olduğu anlaşılmaktadır. Birinci kanadı AKP içinde derine gömülmüş ve AK Parti-Cemaat ilişkilerinin en iyi olduğu günlerde de bu günleri düşünerek Gülen cemaatine yakınlığı dışa vurmamış AKP’nin beynine yakın politikacılar ve bürokratlar oluşturmaktadır. Diğer kanadı ise güvenlik bürokrasisi içinde Gülen cemaatinin en güçlü olduğu dönemlerde dahi kimliklerini dışa vurmayan polis, istihbaratçı, askerler teşkil etmektedir.”

Gülen cemaatinin Makedonya imamlığını yapan Selim Çoraklı, istihbaratla ilgili çalışmaları olan Prof. Ümit Özdağ, bir dönem Gülen hareketinin ikinci adamı olarak bilinen gazetemiz yazarı Latif Erdoğan ve eski Zaman yazarı Hüseyin Gülerce de da bu yoruma katılıp Fuatavni’nin Pensilvanya kaynaklı bir istihbarat ağı olduğunu ileri sürenlerden.

Görüldüğü gibi, aslında Fuatavni’nin kim olduğunu bilen yok; sadece yorum yapılıyor, tahminde bulunuluyor. Ancak sonuçta yine Fuatavni üzerindeki perde aralanmıyor.

Şimdi size, ister bir şahıs olsun, isterse bir ekip, Fuatavni’nin nasıl bulunulacağına dair önemli bir ipucu vereceğim. Ben sadece ipin ucunu gördüm, diğer ucunun nereye uzandığı istihbaratın ve diğer yetkililerin işi. Eğer Fuatavni bir kişiyse bu ipucuyla bulunabilir; bir ekipse, ekibin önemli bir üyesine ulaşılabilir ve böylece devamı getirilebilir.

Fuatavni, Twitter’de “hükümetin yanında yer alan iki eski cemaatçi” hakkında yazdıklarıyla açığa düştü. “Kör” ve “Topal” olarak adlandırdığı iki ismin, Gülen cemaatini bölmek için AK Parti ile işbirliği yaptığını iddia eden Fuatavni, şunları yazdı:

“Hukuksuz operasyonlarda akıl danıştıkları bir KÖR, bir de TOPAL iki Cemaat artığı var. Afrika’nın orta ülkelerinden birinde fahri konsolos olarak görev yapan Ankaralı KÖR yıllardır bugünlerin hesabını yapıyor. KÖR, Cemaati bölme projesini Atalay’la paylaştı. ATALAY BUNU BİZE KEYİFLE ANLATIRKEN ‘Cemaati karpuz gibi ortadan bölecek adam’ diyordu. Atalay, KÖR’ü Ankara Yeni Mahalle’ye (MİT’e) yönlendirdi. MİT, KÖR’ün önüne sekreteriyle olan özel ilişkisinin kayıtlarını koydu... Önüne konan şantajlarla kıskaca alınan KÖR için FİDAN, HAZIR BULUNDUĞUM BİR TOPLANTIDA Atalay’a, ‘konsolos avucumuzda’ demişti. KÖR, Cemaatin lideri olmak için gittiği yerden kumpasçı olarak çıktı.”

Bu tweetlerde büyük harflerle yazdığım iki cümleye dikkat ediniz.

Beşir Atalay, “Cemaati karpuz gibi ortadan bölecek adam” sözünü Fuatavni’nin de bulunduğu bir mecliste söylemiş! Hakan Fidan, Beşir Atalay’a “KÖR”ü nasıl markaja aldıklarını belirtmek için “konsolos avucumuzda” derken, Fuatavni de oradaymış!

Şimdi bu iki veriden hareketle, böyle özel/mahrem konuların konuşulduğu iki ayrı toplantıda da bulunan ve kesinlikle sayısı az olması iktiza eden kişilerden en az birinin Fuatavni olduğu anlaşılmış olmuyor mu? Mahrem konuların konuşulduğu bu tür bir mecliste kimler vardıysa, işte onlardan biri Fuatavni olmaz mı? Atalay ve Fidan olmayacağına göre, Fuatavni’yi diğerleri içinde aramak lazım değil mi?

Tek sorun, Atalay ve Fidan’ın, kendi yakın çevresine dönüp dönemeyeceklerinde... Tabiî, Fuatavni’nin tweetlerinde yazdığı bu olay doğruysa. Ancak hatırlatırım, Fuatavni’nin yazdığı hangi operasyon doğru çıkmadı ki?

x

WhatsApp İhbar Hattı

+90 (553) 313 94 23